DDoS saldırılarında sürpriz düşüş

Son zamanlarda dolandırıcılar DDoS saldırılarını güçlendirmenin yollarını arıyorlar. Bu arayışla birlikte NAT için Oturum Geçişi Yardımcı Programları (STUN) protokolü aracılığıyla yapılan saldırıların sayısı arttı. Görünen başka bir eğilim, DNS çözümleyicilerindeki TsuNAME güvenlik açığından DNS sunucularına saldırmak için yararlanılması oldu. Bu durum özellikle Xbox Live, Microsoft Teams, OneDrive ve diğer Microsoft bulut hizmetlerinde kesintilere yol açtı. İnternet servis sağlayıcıları da DDoS saldırılarından etkilendi.

2. çeyrekteki genel durum nispeten sakindi. Ortalama DDoS saldırılarının sayısı günde 500 ile 800 arasında dalgalandı. En sessiz günde sadece 60 saldırı kaydedilirken, en yoğun günde bu sayı 1164’e ulaştı.

Bu dönemde DDoS saldırılarının coğrafyası da değişti. ABD, DDoS saldırılarının miktarında (%36) bir kez daha lider oldu. Aynı zamanda bu yıla kadar bu alanda düzenli olarak birinci sırada yer alan Çin (%10,2) zemin kaybetmeye devam ediyor. Üçüncü sırada listeye yeni giren Polonya (%6,3) yer aldı ve payını %4,3 artırdı. Brezilya payını neredeyse ikiye katlayarak %6’ya ulaştı ve dördüncü sırada yer aldı. Daha önce ilk üçte yer alan Kanada %5,2 ile beşinci sıraya geriledi.

Kaspersky uzmanları, ayrıca hangi ülkelerin botnet ağlarını genişletmek üzere IoT cihazlarına saldıran botlara ve kötü niyetli sunuculara eğilimli olduğunu da analiz etti. Sonuçlar, saldırıları gerçekleştiren cihazların çoğunluğunun Çin (%31,8), ABD (%12,5) Almanya’da (%5,9) olduğunu gösteriyor.

Şirketin DDoS Protection İş Geliştirme Müdürü Alexey Kiselev, şunları söyledi: “2021’in ikinci çeyreği beklediğimiz gibi sakin geçti. Toplam saldırı sayısında bir önceki çeyreğe göre bu dönem için tipik olan ve yıllık olarak gözlemlediğimiz hafif bir düşüş yaşandı. Geleneksel olarak bu düşüşü tatillerin başlangıcıyla ilişkilendiririz. 2021’in üçüncü çeyreğinde DDoS saldırılarında keskin bir yükseliş veya düşüşe dair herhangi bir koşul öngörmüyoruz. Piyasa, uzun süredir istikrarlı bir şekilde yüksek seyreden kripto para değerine büyük ölçüde bağımlı kalmaya devam edecek.”

 

 

 

 

 

scroll to top